Türk Olmak 66 Bin $
Ülkede son 6 yıldır her şey saklı gizli!
Seçilmiş milletvekilleri dahi belgelere, verilere ulaşamıyor!
TBMM’deki tüm soru önergeleri cevapsız, meclis baypas edilmiş durumda!
Ülke karanlıkta, iktidarda!
İktidar mensuplarında ise gece görüş cihazları var onlardan başka etrafı görenler yok!
Ülkeye korku hâkim, gerçekleri dile getirenler, eleştirenler, gece yarısı evinden alınıp ilk mahkemeye kadar tutuklu kalıyor.
Adalet ayaklar altında, özgürlükler rafa kaldırılmış halde.
Ekonomik durum berbat durumda, cumhuriyet tarihin en fazla intiharların olduğu bir dönemdeyiz.
Ülke yol geçen hanına dönmüş durumda!
Müslüman ülkelerde sorunlu, işsiz güçsüz, vasıfsız olanların Afrika’dan kaçanların sığındığı en rahat ülke olduk. Türk vatandaşı hakaretten hapis yatıp siyaset ve memurluk dahi yapamazken yabancılardan gelenlerin içerisinde katiller, baş kesenler, yakanlar yıkanlar teröristler var! Gelenlerin adli sicilini bilmiyoruz!
Öyle ya başarılı zengin kariyer sahibi olsalar kendi ülkelerinden kaçmazlar!
Vatandaş olanlar ise Almanlar, İngilizler, Fransızlar, Amerikalılar değil!
Üçüncü dünya ülkeleri ve diktatörlükle yönetilen ülkelerin vatandaşları!
Neden mi biz? Başka ülkeler kabul etmediğinden.
Merhaba Türkiye!
Yabancılar;
Patron olan onlar, çalışanlar biziz!
Ev sahibi onlar, kiracılar biziz!
Yeşil pasaport alan onlar, sıradan olan biziz!
Vergi vermeyen onlar, vergilerin altında ezilen biziz!
Adli sicile takılan biz, vip hizmeti alan onlar!
Üniversiteye sınavsız giren alınan onlar, sınavlara takılanlar biziz!
8 milyon yabancının 20 yıllık ak parti iktidarında Türk vatandaşı olduğunu, bunlardan 4 milyonun ilk seçimlerde oy kullanacağını bu oy oranının 64 milletvekiline %8 oy oranına denk geldiği iddiaları öncesinde resmi görev almış olanlar tarafından havalarda uçuşuyor! Doğru veya yanlış bilgi olduğunu bile TBMM bilmiyor. Her şey saklı gizli…
Öyle ya ak parti iktidarında vatandaşlık kimliğini cebine koyanların, İslam’ın halifesi olarak gördükleri ak parti genel başkanı sayın cumhurbaşkanından başkasına oy verecek halleri yok!
Ak parti seçime giderken sığınmacı ve göçmenlerden gelecek en az %7 cebinde garantiye aldığı oylarla seçimi kazanmayı hedefleyecektir. Böylesi kimin aklına gelirdi?
Türk olmayı 250.000 dolardan 400.000 dolara çıkardılar oysa aslında bu rakamda hile var, gizli, saklı, aldatma, kandırma var!
Nasıl mı? Buyurun…
Türk olmak 66.000 dolar ile dünyanın en ucuz, en hızlı vatandaşlığı oldu! Nasılda hızlı iktidar!
Diyelim ki; Suudi Arabistan vatandaşı biri 400.000 dolarlık ev satın aldı, hemen ertesi gün tapu ve ilgili evraklar ile kendisi, ve 5 çocuğu ile AİLECE vatandaşlığa müracaat ederek kısa süre içinde vatandaş olabiliyor! Yani kişi başı 66.000 dolara denk geliyor aile ne kadar kalabalık ise vatandaşlık o kadar ucuz!
Gel vatandaş gel, bir alana 5 bedava!
Arap vatandaşlığı yanında ikinci bir ülke vatandaşı olarak o artık bir TÜRK!
Hem de çifte vatandaşlı bir TÜRK!
Her ne kadar tek kelime Türkçe bilmese de, Çanakkale’yi, Kurtuluş savaşını, Mustafa Kemal Atatürk’ü, bilmesede, dedelerinin Osmanlıda bizleri arkadan hançerleyerek Mehmetçiği şehit edenlerin çocukları olduğunu unutsa da O ARTIK BİR TÜRK! Kimsenin bizi işgal etmesine gerek yok! Vatandaş ol her yer senin.
Evinde özel hayatında ticari hayatında her gün Arapça yazıp Arapça konuşsa da Arapça düşünüp Arapça yazsa da ona yabancı olan Türkçe konuşanların ne dediğini anlamasa da
O ARTIK BİR TÜRK!
Suriye’de yaşayan Türkmenler ve Kürtler Türk vatandaşlığına kabul edilmiyor!
Öyle ya komşuları çifte vatandaş olurken ŞAKİRE ÇAY YOK!
Yıl 1988 zalim Saddam Halepçe’de kimyasal silah kullanınca 500.000 Kürt kardeşimiz Türkiye’ye sığınır ve 4 yıl boyunca devletimiz milletimiz ile birlikte onları misafir ettik. Diyarbakır başta olmak üzere birçok ilimiz onları bağrına basmış ve onlara tahsis edilen kamplarda kalmıştır. O kamplardan dahi dışarıya çıkarken izin alırlardı, Kürtler ile aynı yaşam tarzına sahip olanların bulundukları şehirlerde hiçbir asayiş olaylarında isimleri çıkmadı. 4 yıl içinde on binlerce çocuk dünyaya getirdiler. Kamplarda kendilerini toplumu rahatsız etmeden yaşadılar. Hiçbir doğan çocuk ve sığınmacı vatandaş olmadı. Kimse onlardan rahatsızlık duymadı aksine hepsi hüzünle ayrılarak ülkelerine geri gittiler geride tek bir kişi bile kalmadı.
Yıl 2011 Suriyeliler iç savaş nedeni ile Türkiye’ye sığındılar ve 2022 tarihi itibari ile 11 yılda resmi rakam 4 milyon gayri resmi en az 7 milyon olduğu sanılıyor. Türkiye’de doğan 740 bin çocuk Türk vatandaşı oldu bunun dışında ise yine resmi rakamalar göre 220 bin Suriyeli vatandaş oldu bu açıklanan resmi rakam 11 yılda mı bir yılda mı belli bile değil.
Resmi rakam toplamı 1 milyon civarında ve bunlar sadece Suriyeli.
Oysaki Suriyeliler kitleler halinde savaştan kaçarak komşu ülke olan Türkiye’ye sığınarak uluslararası yasalara göre “geçici koruma” statüsünde burada kalmaktadırlar yani 1988 yılında Saddam zulmünden kaçan Kürt peşmergeler ile aynı statüde!
Yine uluslararası anlaşmalara göre “geçici koruma” adı altında misafir edilen sığınmacılara ve doğan çocuklarına asla vatandaşlık verilemez!
Daha vahimi ise, 1927 yılında çıkan kanuna göre Suriyeliler Türkiye’den, Türklerde Suriye’den mülk edinemezler! Yani şu an devlet memurları tapu devri yaparak suç işlemektedirler!
Sizce İsrail Filistin’i nasıl işgal etti? Gerekçe olarak neyi öne sürdü?
-Elbette ki tapu kayıtlarını.
Dün bu satışı şiddetle eleştiren İslami mahalle sakinleri yabancıların mülk edinmesine aracılık yapıp Araplardan komisyon alarak geçimini sağlıyor.
Daha Kürtlerin, Türkmenlerin, Alevilerin haklarını çözemeyen iktidar yönünü Arap ülke vatandaşlarına döndü.
Nüfus silahtır,
Nüfus iktidardır,
Nüfus egemenliktir!
Arabistan ve Arap ülkelerinden her Arap benim ülkemden mülk edine bilirken, tek bir Türk vatandaşı Arap ülkelerinden mülk edinmesine izin verilmemektedir. Buyurun gidin Arabistan’dan mülk alın bakalım! Asla alamazsınız. Osmanlı askerlerimizi zamanında şehit edip karınlarını deşenler kanlı ellerine kıymet vererek topraklarını satmazken bizleri dedelerimizin katillerine 24 saat reklam vererek toprak mülk ve vatandaşlık satıyoruz. Daha Dün Bulgaristan’dan gelen göçmenleri şiddetle eleştiren ve gelen göçmenleri ahlaksızlıkla itham eden ve geri gitmelerini isteyen sayın Cumhurbaşkanı, Arapları şimdi baş göz ediyor. Bravo!
Elbette ki savaştan ölümden kaçıp bizlere sığınanlara kapımızı açacak ve kendi ülkelerine güvenle geçmelerini sağlayacağız. Kürt peşmergelere yaptığımız gibi ilgileneceğiz. Ancak kimse bizden 66.000 dolara vatandaşlığı satmamıza evet dememizi, kendi ülkelerini terk edip burada benim vatandaşlarımı yanında çalıştırarak patron olmalarına müsaade etmemizi beklemesin. İlk gelen iktidar Suriyeleri güvenli bir şekilde ülkelerine yollayacaktır, yollamalıdır. Yasalara aykırı mülk edinmeler ve vatandaşlıklar iptal edilmelidir.
Asıl sorun ise ülkemizdeki kaçak Afganlar, Afrikalılar ve benzeri ülkelerden gelenlerdir. Bunların birçoğu erkektir ve kaçak kalmaktadırlar. Yine uluslararası anlaşmalar gereği geldikleri ülkelere iade etme hakkımız vardır. Bu sınıfı da dahil ettiğimizde toplamda ülkemizde 10 milyondan fazla farklı statülerde sığınmacılar vardır. Peki neden mhp ve ak parti iktidarı buna izin vermektedir.
Türkiye’de para kazanan bu kesim topladıkları parayı nereye nasıl yollamaktadırlar?
Elbette ki ailelerine yollayacaklardır, yani Türkiye de para kazanıp kendi ülkelerine yatırım yapan ve ailelerin para yollayan TL alıp Dolara çevirerek döviz bürolarına %1 komisyon vererek kayıt dışı para yollanılmaktadır. Özetle Suriyeliler dışında kalan 4 milyon kişi ortalama 250 dolar her ay ailesine veya ülkesine para yollasa 1 milyar dolar ülkemizden dışarıya yollanmaktadır. Bir yılda 12 milyar Dolar, Yani kaşıkçı cinayetini 5 milyar dolar karşılığında örtbas ettiğimiz paranın iki katı.
Sayın Ahmet Davutoğlu zamanında 1.5 milyon olan Suriyelilerin durumuna ilişkin Avrupa birliği vize muafiyet anlaşmasına istinaden ülkemize gelecek olan Suriyelilerin yarısını Avrupa kendi ülkelerinde misafir edecekti bu konuda metinler hazırlanmış sözlü anlaşmalar yapılmış ve imza atma süresinde sayın Davutoğlu’na darbe yapılmıştır!!! Acaba köşeye sıkışan ülkeler bu kadar Suriyeliyi kendi ülkelerine götürmemek için ak parti deyimi ile (DIŞ MİHRAKLAR) ak parti üzerinden sayın Davutoğlu’na darbe mi yaptı? Eğer sebep bu değil ise, sayın Davutoğlu’ndan sonra bu anlaşma neden imzalanmadı? İktidar bu konuyu hiçbir zaman gündeme getirmedi.
Geçici koruma statüsü, geçici sığınmacılar, mülteci ve göçmen konusu ULUSAL GÜVENLİĞİMİZİ tehdit etmektedir ve artık bu konu EGEMENLİK konusudur.
20 yıllık ak parti iktidarında; kaç kişiye hangi statüde, kaçı aile birleştirme, kaçı çocuk doğumu, kaçı ikamet izni, kaçı mülk edinme gerekçesi ile vatandaşlık verildiği, bunların ülkelere göre dağılımı, net olarak açıklanmalı verilere TBMM üyelerinin ve vatandaşın erişimine açık olması gerekir.
Sadece iktidarda kalma ve oy hesapları üzerinden ülkenin iç dış güvenliğini, kültürel ve sosyal hayatını, ekonomik dengeleri alt üst edecek bu gidişata artık son verilmelidir.
Karanlık günlerden Aydınlık GELECEK günlere.
CUMA İÇTEN – NAME HABER
Haberi Paylaş: https://namehaber.com/?p=1634
Ahmet Davutoğlu, AK Parti, Cuma İçten, danışman, diyarbakır, Gelecek Partisi, Haber, Haberler, istanbul, Köşe Yazısı, marmara bölgesi, Milletvekili, MOSES LAW OFFICE, politika, siyaset, tbmm, teşkilat başkanlığı, VatandaşlıkGenel
